15 Kasım 2023 Çarşamba

Patatesli İçli Köfte

 

 


Patatesli İçli Köfte

15 adet

Malzemeler:

Köfte hamuru için:


2 su bardağı köftelik bulgur

2 yemek kaşığı un

1 tatlı kaşığı tuz

1,5 su bardağı ılık su

İç harcı için:

 

  • 6 adet orta boy patates
  • 1 baş kuru soğan
  • 2 yemek kaşığı zeytinyağı
  • 1 tatlı kaşığı pul biber
  • 1 tatlı kaşığı tuz

Haşlamak için:

 

  • 2 veya 2,5 litre kaynamış su
  • 1 yemek kaşığı tuz

Sosu için:

 

  • 2 yemek kaşığı tereyağı
  • 2 tatlı kaşığı pul biber
  • 1 kase yoğurt
  • 1 diş sarımsak

Hazırlanması:

1.      Patatesleri haşlayın. Patates haşlanırken bulgur, 1 tatlı kaşığı tuz ve 1,5 su bardağı suyu derin bir kaba alın. Üzerini folyoyla kapatıp bulgur suyu tamamen çekene kadar-yaklaşık 45 dakika- bekletin.

2.    Patatesler soğuyunca rendeleyip tuz ile karıştırın. Soğanı yemeklik doğrayıp yağda kavurun. Pembeleşince pul biber ile karıştırın. Patatesi ve pul biberli soğanı iyice birbirine yedirin.

3.     Suyu tamamen çeken bulguru 15-20 dakika yoğurarak -arada unu serpiştirerek- hamur haline getirin.

4.     Köfte hamurundan cevizden büyük, yumurtadan küçük parçalar koparın. Kopardığınız parçaları önce kurabiye gibi yuvarlayın, ardından avucunuzun içinde düzelterek açın. Ortalarına patatesli harçtan 1 tatlı kaşığı koyun ve parmaklarınızla bohça gibi büzerek kapatın.

İki elinizle hafifçe yuvarlayarak köftenize oval şekli verin.

5.    Tüm köfteleri bu şekilde kapatın. Haşlamak için derin bir tencereye suyu ve tuzu koyup kaynatın. Kaynayınca köfteleri 2 parti halinde 12-13 dakika haşlayın.

6.     Tereyağını kızdırıp pul biberle karıştırın. Sarımsağı dövüp yoğurda ekleyin. Haşladığınız köfteleri servis tabağına alıp üzerlerine yoğurt ve sos dökerek servis yapın.

 

29 Nisan 2015 Çarşamba

ZEYTİNLERİM

Kahvaltı sofranın vazgeçilmezi ne diye sorsanız zeytin derim.
Kendimi bildim bileli zeytini çok severim.
Peynirsiz, yumurtasız bir kahvaltı sofrasını düşünebilirim ama zeytinsiz asla olmaz.
Evde hiç bir şeyim yoksa ekmek arası zeytin bile mutlu eder beni:)

Çocukluğum zeytin ağaçlarının arasında geçtiği içindir belki:)

Çocukluğumda annem her sonbaharda yeşil zeytin alır ve çizerdi.
Sonra salamura yapardı ve zevkle yerdik.

Kendi evim olunca da bu annelik görevi bana düştü.
Üstelik özellikle bu yıl zeytin çizme ve şişeleme işi mutfak meraklısı kızlarım için bir etkinlik oldu.

Kasım ayının ilk haftasında önce 10 kg. bir hafta sonra da gözüm doymayınca bir 10 kg. daha yeşil zeytin aldım.
Annemle birlikte çizdik zeytinlerimizi.
Kızlarım da zevkle pet şişelere doldurdular.




Zeytinleri bu şekilde şişeledikten sonra şişeleri üzerlerinde 4-5 parmak boşluk kalacak şekilde su ile doldurduk.
Ve yaklaşık 2 ay bu şekilde beklettik.
Kimi insalar suyun iki günde bir değişmesi gerektiğini söyleseler de tecrübelerimiz ve zeytin üreticisi yakınlarımızın verdiği bilgiler doğrultusunda söylemeliyim ki su ne kadar sık değişirse zeytinler o kadar çabuk yumuşayıp eriyor.
Suyu ancak bir şişedeki zeytini tüketme tarihiniz yaklaşmaya başlayınca değiştirin.
Ben tükettiğimiz zeytin bitmeye başlayınca yeni bir şişeyi depodan mutfağa getirip her sabah suyunu değiştiriyorum.
Bu şekilde acısı çıkan zeytinler yenilebilir bir hal alıyor.
Yenilebilir hal alan zeytinlerin bulunduğu şişeyi keserek suyunu süzüyorum.
Ve bu zeytinleri bol limon tuzu ve kaya tuzu katılmış bir başka kapaklı bidona alıyorum ve bir kaç gün lezzetleninceye kadar bekletiyorum.

Bu çizme işlemini 10 Kasım 2014 akşamı yapmışız ailece.
Bugünlerde sadece 2 tane 1,5 litrelik şişede zeytinimizin kaldığını farkedince hemen zeytinlerimi fotoğraflayıp sizlerle paylaşmak istedim.

Bu arada zeytinlerimiz semt pazarına o caaanım ağaçların hunharca katledildiği günlerde Yırca'dan getirilmişti.

Zeytin gibi şifalı bir meyveye mutlaka önem verilmeli, sahip çıkılmalı bu ölmez ağaçlara.

Biz ailece zeytin ve zeytin yağından vazgeçemiyoruz.

Şimdi hasat için çok erken ama lütfen sonbaharda yeni hasatın meyveleri tezgahlarda yerini aldığında siz de zeytin alıp, salamura yapın.
Hem üreticiye destek olun hem de ev yapımı tertemiz zeytinler yiyin.



Bu arada biraz da siyah zeytinin yapımından bahsedeyim.
Zira fotoğraftaki siyah zeytini de ben yaptım.
5 Litrelik boş bir su bidonuna 3 kg. siyah zeytin doldurdum.
3 kg. zeytin için bir çay bardağı kaya tuzu ilavesi ile bidonun kapağını kapattım.
Bir kaç günde bir gidip bidonu çalkaladım, salladım, yerde yuvarladım.
Bir kaç günde bir içindeki hava basınç yaratmasın diye kapağını açıp havasını boşalttım.
Bu şekilde yaklaşık 2 ayda olgunlaştırıp acısını çıkarttırdığım siyah zeytini tüketmeye başlayacağımız zaman bidonun içinde oluşan acı suyunu döküp yarım çay bardağı limon tuzu ve bir su bardağı sıvı yağ ekledim.

Umarım bu paylaşımdaki bilgiler işinize yarar.
Afiyet olsun herkese ve tabii şifa olsun:)

28 Nisan 2015 Salı

3 RENKLİ SALATA



Kabak çok sevdiğim çok da yararlı bir sebze.

Bu nedenle mevsiminde mutfağımda kabak bulundurmaya ve kabaklı yemekler yapmaya özen gösteriyorum.
Daha önce yayınladığım kabak salatası tarifinin bir değişik versiyonunu da şimdi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Beğeneceğinizden eminim.

Malzemeler;
1 Adet yeşil kabak
1 Adet havuç
1 Adet salatalık
1 Yemek kaşığı sıvı yağ
1 Çay kaşığı tuz
1 Su bardağı sarımsaklı yoğurt
1 Yemek kaşığı mayonez

Yapılışı;
Havuç yıkanır ve soyulur, kabak yıkanır.
Her iki sebze de rendelenerek  sıvı yağ ile tavada kavrulur ve soğumaya bırakılır.
Diğer yandan salatalık kabukları ile birlikte rendelenir ve suyu sıkılır.
Kabak havuç karışımı soğuduktan sonra; geniş bir kap içinde rendelenmiş salatalık, sarımsaklı yoğurt, mayonez ve tuz ile karıştırılır.
Arzuya göre maydanoz, dere otu, turşu ya da pul biber ile süslenerek servis yapılır.